Sunuş

Dijital Baraka ile Merhaba

Uğur AYKEN (ME '76) Yayın Kurulu Üyesi

ODTÜ'den Haberler

ODTÜ Teknokent Bilişim İnovasyon Merkezi Açılışı

OHAL Koşulları Altında Gerçekleştirildi

Ekonomi

2019’a Girerken Krizin Seyri

Mustafa SÖNMEZ (BA ’78)

Maraton

40. İstanbul Maratonu

Maraton Çalışma Grubu

Maraton

40. İstanbul Maratonu

Maratonculardan Mesajlar

Maraton

40. İstanbul Maratonu

Maraton Kardeşlerimizden Mesajlar

Güncel

Akademisyen Yargılamaları

Haldun Gülalp (Econ '72) Savunması

Siyaset

68'den bu yana

Yaşar Morpınar (ChE '78)

Siyaset

’68 den ’78 e ODTÜ 

Tayfur Cinemre (ME ’78)

Kent

Sayfiye Adaları ve Faytonlar

Halim Bulutoğlu (Math '79)

Gezi

Şu anda ve St. Petersburg’da!

Esin Saraçoğlu (Soc '07)

Fotoğraf Çalışma Grubu

Ayın Fotoğrafı Yarışması-Kasım

Derleyen:Alper BAYSAL

Edebiyat

Sahra 1911

Ayşe ÖVÜR

Edebiyat

Av - Yön Bulucu

Yurdagül Şahin (CHE '88)

Burstan Haberler

Yeni Bursiyer Görüşmeleri

Mentorluk Tanışma Kahvaltısı

Burstan Haberler

Unutulmaz İnşaat Hocalarına Bir Vefa Örneği

Zekai Akbay Burs Fonu

Burstan Haberler

KÖPRÜden Haberler

Projeler-Koordinatörler

Burstan Haberler

Destekçilerimiz

Burs Havuzu Çalışma Grubu

ODTÜMİST'den Haberler

Söyleşi-Gezi-Etkinlik

Kent

Sayfiye Adaları ve Faytonlar

Halim Bulutoğlu (Math '79)

İstanbul Adalar’ındaki yerleşimin karakterinin radikal şekilde dönüşümü, 19. yy ilk yarısında gerçekleşir.

Eskiden deniz ulaşımında, insan ve yük taşımacılığında pazar kayıklarına mahkum Adalılar artık İstanbul köprü ve Adalar arasında tarifeli seferler yapan Şehir Hatları’nın (Şirket-i Hayriye) buharlı, yandan çarklı gemileriyle tanışmışlardır. Ortalama 2 saatte gerçekleşen bu yolculuk, Adalar’ı sayfiye yerleşimine açacaktır. Bir yanda İstanbul Pera, Galata bölgesinde apartmanlaşma gerçekleşirken, öte yandan İstanbul’un kalburüstü kesimleri Boğaz ve Adalar’da, birbirleriyle yarışırcasına güzel, bahçe içinde köşkler, konaklar, yalılar inşa edileceklerdir. Ağırlığını ticaret ve bankacılıkla zenginleşmiş azınlıkların oluşturduğu, büyükelçilikler çevresinden yabancıların da yer aldığı ama aynı zamanda saray ileri gelenlerinin bulunduğu İstanbullular, artık Adalar’ın yazlıkçılarıdır.

İskeleye kadar iş kolaydır da, sonra önemli bölümü evden 1.5- 2 km uzaklıktaki konutlarına nasıl ulaşacaklardır? Yürümek bir yere kadar. Bir de bunun, hemen her gün şehirden taşınan malzemeleri var. Yükü var. Daha da önemlisi, yaz başında İstanbul’dan adaya, yaz sonunda da adadan şehre taşınması var. Öyle bir taşınma ki, bugünün ev taşınmasına bedel.

Eşekler yine baş rollerdedir. Eşekçiler, bir esnaf grubu olarak Adalar’da çok güçlüdür. Bütün insan ve yük taşımacılığı onların kontrolündedir.

Adalar’ın çok popüler eşek turları da o yıllarda başlar. Genci orta yaşlısı, iskelede başlayıp, örnek, Büyükada’da küçük ve büyük tur yolunda eşek turlarına, hatta yarışlarına katılırlar.

Ünlü Aya Yorgi tepesine, yine eşekle tırmananlar, gravür ve kartpostallarda arz-ı endam edeceklerdir.

Hepsi iyi güzeldir de, eşeğin pek bir konforu yoktur. İnsanların ulaşımı, taşınması açısından.

Tam da bu sıralarda (1840’lar) Osmanlı Sarayı, şehir içi ulaşım aracı olarak atlı arabalarla tanışmaktadır. Özellikle sarayın kadınları, kapalı atlı arabalarla sık sık boy gösterecektir. Saray efradı ile aşık atmaya pek gönüllü İstanbullu zenginleri de bu modaya ayak uyduracak, zamanla (1860’lar) şehrin tozlu, toprak yollarını doldurmaya başlayacaktır. Arabalara sahip olmak epey pahalı bir iştir. Arabası, atları, seyis ve sürücüleriyle, bakım masraflarıyla epey yüklü bir bütçe gerektirmektedir. Sahip olmak kolay değildir ama çözüm vardır: Kiralık faytonlar.  “Kiralık faytonlar iki kısımdı, bir kısmı her gün piyasaya çıkardı; bir kısmı da lüks faytonlardı, piyasaya çıkmaz, ahırlarda arabalıklarda durur, varlığı hususi araba tedarik edecek mertebeye varmamış, fakat kira arabası ile dolaşmayı da kendilerine yetiremeyenler tarafından haber salınarak tutulur, içine, konak arabası cakası ile binilirdi. (Reşat Ekrem Koçu, İstanbul Ansiklopedisi, C. 10) Atlı arabaların açık olanları fayton, kapalı olanlar ise kupa ya da lando diye adlandırılacaktır.

 

Fayton: Şehirde olur da, adada olmaz mı?

Hele ihtiyaç da varsa.

Adalar’a fayton ya da kupa, önce, İstanbul’da olduğu gibi özel kullanım için girmiş olmalı. Özel fayton sahibi olacak kadar geliri olmayanlar için de, kira arabaları zamanla yaygınlaşmaya başlayacaktır. Ama bu o kadar kolay olmayacaktır. Çünkü güçlü eşekçiler esnafı bu araçları kendi gelecekleri için tehlike olarak görmüşlerdir. Akillas Millas yazıyor: “.. 19. yüzyılın üçüncü çeyreğinde Ada yollarında özel atlı araba ve faytonların sayısı artmaya başlayınca, eşekçiler hemen tepki gösterdiler.

İki esnaf grubu arasında çok ciddi kavgalar çıktı, eşek sahipleri araba sahiplerine bir de

iyi dayak attılar. Hatta daha ileri gidip yeni düzenin atlarla ilgili edavatını tahrip ettiler.

Ancak Cox’un anlattığına bakılırsa (1886), eşek anırtıları zengin Rum bankerlerin altınlarıyla başa çıkamadı ve Büyükada’da özel faytonlar çok kısa zamanda artmağa başladı. Buna karşılık ‘yeşillikler diyarı’ Heybeli’de âlimlerin ve ruhanilerin babaca nasihatlerine rağmen olaylar eşek sahiplerinin galibiyeti ile neticelendi ve bu hakimiyet uzun yıllar devam etti.” (Akillas Millas, Büyükada, Ada-ı Kebir, Adalı Yayınları, S. 126)

 

Faytonculuğa düzen

Üç adada ama özellikle de Büyükada’da, faytoncu esnafı, artık bir ağırlığa sahiptir.

İskeleye yakın noktada, faytonlar için ana durak noktaları oluşmuş, yaz aylarında sayıları artacak şekilde yaz – kış hizmet vermeye başlamışlardır.

Belediye, fayton ve yük arabalarında kullanılan atlar, tarifeleri, durak noktaları, barınma ve ahır sorunlarıyla, elbette temizlik ve hijyen problemleri için yetkilidir ve önlemler almakta uygulamaktadır.

Fayton ve faytoncuların sayısı yaz ve yaz dışı dönemlerde değişmektedir. Eşekçiler ise artık sadece yaz aylarında çalışabilecekler ve sayıları da giderek azalacaktır. Yıllar itibariyle her üç adanın fayton sayılarıyla ilgili bir istatistik bulunmuyor. Tarih Vakfı tarafından yayımlanan İstanbul Ansiklopedisi’nde, “Büyükada’da 1930 yılında 15-20 adet, 1936’da 25 fayton” bulunmaktadır deniyor. Kuşkusuz bu sayı, sadece ulaşımda kullanılan faytonlar içindir. Özel olarak kullanılan tek ya da çift atlı faytonlarla ilgili olarak, bir bölümüne sayfalarımızda yer verdiğimiz anılar* dışında bilgi sahibi değiliz. 1950’de, Arif Ağa’nın ahır kuracak büyüklüğe ulaştığı dönemde sadece kendisine ait 25 fayton olduğuna göre, Büyükada’daki toplam fayton sayısının bu yıllarda 60-80 arasında değiştiği düşünülebilir.  Sayı yıllar içinde, nüfusa, ziyaretçi sayısına ve ihtiyaca göre artmış olmalı. (Bugün sadece Büyükada’da 225 fayton var)

 

Adalar’da fayton, sürücü ve at sorunu

Bugün Adalar, faytonlara koşulmuş atların gün boyu öldüresiye çalıştırıldığı, çatlayıp yere yıkılmış at görüntülerinin sosyal medya hesaplarında servise sokulduğu bir belde olarak gündemde. Hayvan hakları savunucuları olarak kendini tanımlıyan ve sayıları onbinlerle ifade edilen gruplar tarafından “atlara özgürlük” isteniyor. Bunun için eylemler yapılıyor,  imza kampanyaları düzenleniyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 17 Haziran Yenikapı mitinginde, “Adalar’da atları, faytonların boyunduruğundan kurtaracağız” diye açıklama yaptı. 2017 sonunda yapılan taramalarda, atlarda ruam vakalarına rastlandığı için Adalar karantina bölgesi ilan edildi ve at giriş çıkışı yasaklandı. Her yıl 300-400 yeni at getiren (demek ki bu kadar at bir yıl içinde telef oluyor diye haklı bir değerlendirmeye de kapı aralayan) faytoncular, yoğun sezonun başladığı 2018 yaz başında çalıştıracak at sıkıntısına girdiler. Siyasileri araya sokup, karantinaya rağmen 200 atı Büyükada’ya sokabildiler ama yükselen tepkiler öyle bir boyuta ulaştı ki, kalanlar, şehirde ellerinde kaldı, getirildikleri illere jandarma konrolünde geri gönderildi.

Bugünlerde, Adalar’da faytonların kaldırılacağı ve yerlerine fayton görünümlü akülü araçların getirileceği konuşuluyor. Konuşulmanın da ötesinde, yarı resmi tebligat olarak Faytoncular Meslek Birliği’ne tebliğ edildiği söyleniyor.

Çanlar, faytonlar, fayton taşımacılığı için çalıyor.

Aslında çanlar Adalar için çalıyor.

 

Adalar Kent Konseyi Yürütme Kurulu’na


Konu: 
Faytonlarla ilgili, ulusal basına ve Adalar kamuoyuna yansımış gelişmeler konusunda, ilgili makamlara bir mektupla görüş bildirilmesi ve bilgi talep edilmesi 


Dağıtım: 
Adalar Belediyesi, 
İstanbul 5. nolu Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu, 
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı
UKOME – İBB Ulaşım Koordinasyon Merkezi


İstanbul Arabacılar ve Motorsuz Kara Nakil Vasıtaları Esnaf Odası (Faytoncular Odası) Başkanlığı, halihazırda Adalar’da kullanılmakta olan faytonların yerine, fayton görünümlü elektrikli araçların konulmasının kararlaştırıldığını ve kendilerinden buna göre hazırlık yapmalarının istendiğini açıklamaktadır.


Gayrı resmi tebligat niteliğini kazanmış bu girişim,  Adalar'da yaşayanları, konunun tarafı Adalı kurumları dışlayan, onların ihtiyaç ve taleplerini gözardı eden, halihazır mevzuata aykırı, tepeden inmeci bir yaklaşımın sonucudur ve kabul edilemez.
Faytonların kaldırılıp, yerine fayton görünümlü araçların konulması, Adalar'ın ulaşım sorununu çözmeyecek, Adalar’ın sınırlı ve dar yollarındaki yoğunluğu ve mobilizasyonu artıracak, yaralanmalı ve ölümlü kazaları önü alınmaz şekilde tırmandıracaktır.
Konuyla ilgili olarak, 2018 Şubat ayında yaptığımız açıklamada altını çizdiğimiz hususları, bu vesileyle bir kez daha ve "acil talebimizdir" başlığıyla yeniden, İBB ve UKOME başta olmak üzere, karar verici kurumların gündemine getirmek istiyoruz.  
Adalılar için bir hak olan ulaşım talebine ve ziyaretçi ihtiyaçlarına sağlıklı hizmet verecek, yeni bir ulaşım planına ihtiyaç vardır. Adalar’da, özellikle de Büyükada’da faytonculuğun mevcut haliyle ulaşım ihtiyacını karşılayamadığı da ortadadır.  Ancak sorunun sadece faytonlar kaynaklı olduğuna inanmıyor, kiralık bisikletler, izinli fosil yakıtlı kamu araçları ve koruma kurulu kararına dayanarak ilçe belediyesince kullanımı sınırlandırılmış olmasına rağmen sayıları kontrolsüz bir şekilde hızla artan akülü araçların kullanımlarının da problemin önemli unsurları olduğunu  biliyoruz. 


Adalar kentsel ve doğal SİT alanıdır ve bu özelliğinin korunması gerekmektedir; SİT statüsüne hükmeden Koruma Kurulları kararlarına göre bisiklet ve fayton adalarda temel ulaşım aracıdır ve bütün yollar yaya yoludur. Bu hukuksal statünün varlığı yok sayılmamalıdır.


Ulaşım planları koruma planlarının omurgasıdır ve 1/5000 ve 1/1000 planlar yapılırken “ulaşım eylem planı” da bu bütünlük içinde ele alınmalıdır. Unutulmamalıdır ki 1/5000 Adalar Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı’nın mahkeme tarafından iptal gerekçelerinden biri de ulaşım konusunda planın zaafıdır. 


Bütün bu nedenlerle:
1- İlgili tüm tarafların katılımı ve ortak görüşü ile hazırlanması gereken koruma imar planları ve bu planların bir hazırlığı olması gereken  “Adalar Ulaşım Eylem Planı” acil olarak, İBB ve UKOME tarafından bütünlüklü bir çalışma olarak gündeme alınmalıdır.Bu planlama sürecinin takipçisi ve hazırlığının bir parçası olmak istediğimizi bu vesileyle bir kez daha dile getirmek isteriz.
2- Plan hazırlığı süresinde de, Adalar’da faytonların, bisikletlerin ve akülü ve motorlu araçların kullanımına ilişkin mevcut karar ve yönetmelikler eksiksiz olarak uygulanmalı,  denetimler  ve denetim görevi yapacak görevlilerin sayısı artırılmalı, cezai yaptırımlar uygulanmalı, caydırıcı olunmalıdır.


Adalar Kent Konseyi Ulaşım Çalışma Grubu