Çocukluğum 68 kuşağının devrimci, sol önderlerine hayranlık duyarak geçmişti. Kimileriyle babamın ve amcamın tanışıklıkları, ortak anıları olması da yetiştiğim ortam konusunda biraz fikir verebilir. Tayfur Cinemre adını kitaplardan, gazete ve dergilerdeki çeşitli yazılardan biliyordum. 27 Nisan 2004’te kızım Ayşe’nin doğum gününde farklı bir anımız olması için, yanan Burgazada ormanına ağaç dikmeye gitmiştik. ODTÜMİST Fotoğraf Çalışma Grubu (FÇG) da aynı amaçla gelmişti. Bir çoğu arkadaşım. Bizden biraz kıdemli bir çift dönüş vapurunda Ayşe’ye ilgi gösterdiler. Yol boyu sohbet. Erkek olan adının Tayfur olduğunu söylemişti ama soyadını söylememişti. Sonra FÇG’nun ya da ODTÜMİST’in çeşitli etkinliklerinde her karşılaştığımızda Ayşe’yi mutlaka sorar oldu. Bir önceki yanıtlarımı anımsıyor, gelişmesini sevgiyle izliyordu. İlgisine, sevecenliğine şaşırıyordum.
2009’da Sinan Cemgil’in eşi Şirin Yazıcıoğlu’nun ölümünün ardından cenazesi Türkiye’ye getirildiğinde, Şahkulu dergahındaki törende konuşması için mikrofona çağrıldığında, Ayşe’nin gelişimini sürekli soran Tayfur abinin, örnek aldığım efsanevi önderlerden Tayfur Cinemre olduğunu ancak öğrenebildim. O günden sonra ilişkimiz, tanışıklığımız farklı bir boyut kazandı.
Sinan Cemgil, Ünsal amcamın, çocukluk ve ilk gençlik yıllarındaki en yakın arkadaşlarından biriydi. Her iki delikanlı, birbirlerinin aileleriyle de iç içe büyümüşlerdi. Eldeki fotoğraf, belge ve anıları birleştirmeleri için Amcam ve Tayfur abiyi bir araya getirip, 3 saatlik çok ama çok keyifli, anlamlı bir söyleşiye aracılık etmiştim.
İlişkimiz geliştikçe mühendislik deneyimlerinden, ilişkilerinden yararlanmak için arayıp sorduğum çeşitli konular oldu. Her aradığımda, oldukça hoşnut olduğunu hissettiğim işyerine ısrarla çağırıyordu. Bir türlü kısmet olmadı.
Tanışıklığımızın, dostluğumuzun bir başka perdesi ise, 2010 anayasa değişiklikleri sürecinden itibaren, çeşitli ortamlarda paylaştığım görüşlerim ve eylemliliğimle ilgili destekleyici, yüreklendirici tavırlarıydı. Son 10 yıldır, bir kez olsun ayrı düşmedik siyasi tercihlerimizde. Hayran olduğum devrimci önderlerden birinin övgülerini almak, yaşamımda en çok gurur duyduğum işlerin başında yer alıyor.
Tüm devrimci önderlerin anıları önünde saygı ve sevgiyle...