Endüstri Mühendisliği Bölümü Mezunlarının Küresel Çevrimiçi Buluşması: ListEMbul |
|
ODTÜ Endüstri Mühendisliği Bölümü Mezunları; 1998’den beri iletişim ve işbirliği ortamı olarak kullandıkları e-posta listelerine ListEM derler. İstanbul’daki ODTÜ Endüstri Mühendisliği Bölümü Mezunlarının aylık buluşması İstEMbul olarak anılır. Her yılın Nisan buluşmasına son sınıf öğrencileri de ÇıtırEM olarak katılırlar; bu buluşmaya da Büyük İstEMbul denir.
Çıtırlar, İstanbul’a geldiklerinde gündüz Endüstri Mühendisliği Bölümü olan bir üniversitede 4-5 mezunumuzdan iş ve yaşam deneyimleriyle ilgili sunumlarını dinlerler. Akşam da 100 dolayında mezunun katıldığı yemekte onlarla tanışır, söyleşirler. Yemekten sonra, mezunların ayarladıkları bir yerde konaklayıp ertesi gün biraz da İstanbul’u gezip akşamında da Ankara’ya dönerler.
Son 15 yılda böyleydi. Bu yıl Korona “Büyük istEMbul”u engelleyince ODTÜ EMB Mezunları işi İstanbul’dan çıkarıp küreselleştirdiler bir ListEM buluşmasına dönüştürdürler: Böylece ListEMbul’un temeli atıldı. “ListEMbul” düşüncesinin ortaya çıkışı ile ilk etkinliğin tamamlanışı arasında yalnızca 6 gün vardı. 23 Nisan 2020’de mekanların e-hali’nde şunlar oldu: Çocuk Bayramı - Özel Programı dışında Mavi Amfi'de 13 oturum'da 20 konuşmacı aşağıdaki konular üzerine konuştu:
Eşzamanlı olarak IE227’deki oturumlarda 13 konuşmacı Yuvarlak Masa oturumlarında seçtikleri konular üzerinde katılımcılarla söyleştiler:
Yine bu oturumlarla eşzamanlı olarak 28 farklı kişi de Çatı’da bire bir görüşmelere katıldı. Saat 20’den sonra da Devrim Stadı’nda Konser vardı. ListEMbul’daki etkinliklere toplamda 332 kişi katıldı.
Altyapısını; kurucusu, ODTÜ Endüstri Mühendisliği Bölümü mezunu olan DealRoom’un sağladığı etkinlikteki Mavi Amfi sunumlarının kayıtları ListEM YouTube kanalında paylaşıldı.
|
ODTÜ, Bilkent ve Hacettepe üniversiteleri Kovid-19 aşısı için ortak çalışmaya başladı |
Türkiye'de Kovid-19 aşısının geliştirilmesi için TÜBİTAK tarafından desteklenen aşı geliştirme projeleri arasında ODTÜ, Bilkent ve Hacettepe üniversiteleri akademisyenleri ortak çalışmalarıyla yer aldı. |
Türkiye'de yeni tip koronavirüs (Kovid-19) aşısının geliştirilmesi için TÜBİTAK tarafından desteklenen projeler arasında, ODTÜ, Bilkent ve Hacettepe üniversitelerinin akademisyenleri ortak çalışmalarıyla yer aldı.
ODTÜ Biyolojik Bilimler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mayda Gürsel, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ABD Gıda ve İlaç İdaresi'nde (FDA) 7 yıl boyunca aşı geliştirme ve bağışıklık sistemi üzerine çalışmalar yürüttüğünü ifade etti.
ABD'de yürüttüğü çalışmalar sırasında, 2018'de kullanım onayı alan Heplisav isimli Hepatit B aşısının içinde immün sistemini uyaran ve kritik öneme sahip adjuvan maddesinin geliştirilmesi sürecine katkıda bulunduğunu aktaran Gürsel, bu konuda ortak patentlerde ortak buluşçu olarak yer aldığını söyledi.
Gürsel, TÜBİTAK 1003-Öncelikli Alanlar Ar-Ge Projeleri Destekleme Programı kapsamında Kovid-19 aşı ve ilaç geliştirmeye yönelik desteklenen 14 proje arasında yürütücüsü olduğu SARS-COV-2 virüsüne karşı faz1 aşamasına gidecek aşı geliştirilmesi projesinin de yer aldığını bildirdi.
"Virüsün 4 ana proteini var" Çalışmalarında, Bilkent Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İhsan Gürsel ve Hacettepe Üniversitesi Histoloji ve Embriyoloji Anabilim Dalı Öğretim Öğretim Üyesi Prof. Dr. Petek Korkusuz ile ortak çalışma yapacaklarını aktaran Gürsel, diğer aşı gruplarıyla da sürekli irtibatta olacaklarını aktardı.
|
Koronavirüsün açıklanan genetik dizilerini kullanarak aşı geliştirmek için çalışacaklarını belirten Gürsel, şu bilgileri verdi:
"Virüsün 4 ana proteini var. Bu proteinleri, gen dizilerini özel vektörlere yerleştirerek memeli hücrelerinde üreteceğiz. Aşı antijeni olarak kullanılacak bu proteinler daha sonra antijene olan bağışıklık yanıtını yönlendirecek olan CpG oligonükleotid adjuvanı ile karıştırılarak farklı preklinik deneylerde test edilecek. Preklinik testlerde, aşının SARS-CoV-2 virüsüne karşı koruyuculuğunu çeşitli deney hayvanları modelleri üzerinde denemeyi planlıyoruz."
"Aşının sonuçları konusunda umutluyuz" Aşının geliştirilmesinden ziyade testlerinin büyük önem taşıdığına işaret eden Gürsel, aşının sonuç vermesi konusunda umutlu olduklarını söyledi.
Influenza virüsünün genomunun küçük olduğunu belirten Gürsel, koronavirüslerin RNA virüsleri içinde en büyük genoma sahip yapılar olduğunu anlattı.
Bu virüsün sahip olduğu nsp14 ekzoribonükleaz enzimin, virüsün kendini çoğaltması sırasında oluşabilecek mutasyonların bir kısmını düzelttiğinin ortaya çıktığını aktaran Gürsel, şunları kaydetti:
"Bu nedenle influenzaya göre koronavirüsteki mutasyon hızı daha düşük. Bu durum, aşının kalıcı olması yönündeki umutlarımızı güçlendiriyor. Aşı, bazen küçük değişikliklerle yeniden üretim sürecine girerek kullanılabilir. Ama virüste çok çok büyük mutasyonlar beklemiyoruz. Bu durum aşı konusunda biraz daha şanslı olabileceğimizi gösteriyor."
Milliyet Gazetesi 08.04.2020 tarihli haberi
|