ODTÜ’lü Birlikteliğinin Başka Bir Göstergesi | |||||
Amsterdam Buluşması Öncesinde Avrupa Buluşmalarının Eski ve Yeni Düzenleyicileriyle bir Söyleşi | |||||
Kurulduğundan bu yana İngilizce öğrenim yapan ODTÜ; bu niteliğiyle, mezunlarına eğitimlerini yurtdışında sürdürme olanağı sağlamış oluyordu. Bu yüzden başta ABD olmak üzere İngilizce eğitim olanakları sunan ülkeler ODTÜ mezunları için çekici ülkeler oldular. Buralara giden mezunlar yüksek lisans ve doktora programlarını dünya ölçeğinde değerli birikimlerle tamamladılar; Türkiye’ye döndüklerinde de başta ODTÜ olmak üzere üniversitelerin öğretim üyesi kaynağını güçlendirdiler. Tabii bu arada, yurtdışına gidenlerin bir bölümü de yurtdışındaki çeşitli ülkelerde iş bulup çalışmaya başladılar. Teknolojinin gelişmesi dahil, çeşitli etmenler işgücünün dolaşımını özendirdikçe yurtdışında çalışan ODTÜ mezunlarının sayısı da giderek arttı. Son dönemde kıta Avrupasında da lisansüstü İngilizce eğitim programlarının artmasıyla Avrupa’ya giden mezunlarımızın sayısında da artışa yol açtı. Bugün için de Türkiye üniversiteleri arasında yurtdışında en fazla mezunu bulunan üniversite ODTÜ’dür. Yurtdışında giderek artan ODTÜ nüfusu çeşitli ülkelerde ODTÜ topluluklarının ve ODTÜ dayanışmasının yeni biçimler kazanmasına yol açtı. Bunların önemli göstergelerinden biri 2017 yazından başlayarak Avrupa ölçeğinde gerçekleştirilen buluşmalardır. Buluşmaların ilk girişimcilerinden İlker Kurşunlugil'in (IE’08) 30 Mart 2017’de oluşturduğu METUROPE Facebook grubunun üye sayısı 1400’e yaklaştı. Eski buluşmalarla ilgili özet bilgiler aşağıdaki tabloda görülüyor: |
|||||
2017 Paris Katılımcıları | |||||
Ülke | Almanya, Fransa, Hollanda, İsviçre, Türkiye | Mezun | 16 | ||
Bölüm | BIOL, CE, CHE, ECON, EE, GEOE, IE, IR, ME, METE | Diğer | 5 | ||
Dönem | '99, '01, '02, '04, '07, '08, '11, '12, '14 | Toplam | 21 | ||
2018 Viyana Katılımcıları | |||||
Ülke | Almanya, Avusturya, Hollanda, İsviçre, İtalya, Lüksemburg, Slovakya, Türkiye | Mezun | 40 | ||
Bölüm | ADM, AEE, CE, CENG, CHE, CHEM, CP, ECON, EE, FDE, GENE, GEOE, ID, IE, IR, ME, METE, PHYS | Diğer | 20 | ||
Dönem | '80, '84, '89, '94, '96, '99, '00, '04, '06, '07, '08, '09, '10, '11, '12, '13, '14, '15, '17 | Toplam | 60 | ||
2019 Münih Katılımcıları | |||||
Ülke | Almanya, Avusturya, Fransa, Hollanda, İngiltere, İspanya, İsviçre, İtalya, Norveç, Türkiye | Mezun | 100 | ||
Bölüm | ADM, AEE, BA, BIOL, BTEC, CE, CENG, CHE, CHEM, CRP, ECON, EE, FDE, FLE, GENE, GEOE, IE, IR, MATH, ME, METE, PHIL, PHYS, PSY, SOC | Diğer | 50 | ||
Dönem | '75, '80, '90, '94, '95, '96, '97, 98, '99, '00, '01, '02, '03, '04, '05, '06, '07, '08, '09, '10, '11, '12, '13, '14, '15, '16, '17, '18 | Toplam | 150 | ||
Önümüzdeki 1-2 Mayıs’ta Amsterdam’da yapılacak 4. ODTÜ Mezunları Avrupa Buluşması ile ilgili bilgilere http://meturope.com adresinden erişilebiliyor. Bu buluşma öncesinde eski ve yeni buluşmaların örgütlenmesinde yer almış mezunlarımızın üçüyle görüşüp Avrupa’daki ODTÜ mezunlarını ve Avrupa Buluşmalarını konuştuk... Söyleşiyi İstanbul’dan; Abu Dabi’deki Leyla Kendirci (CHE’07), Stuttgart’taki Ekin Altan (CE’11) ve Amsterdam’daki Gönenç Çelik'e (CE’14) bağlanarak ortak bir oturumda yaptık. | |||||
İlker Kurşunlugil (IE’08), Leyla Kendirci (CHE’07), Ekin Altan (CE’11) ve Gönenç Çelik (CE'14) | |||||
Avrupa'da ODTÜ'lü olmak nasıl bir şey? | |||||
Ekin Altan: Ben 8 senedir Almanya’dayım. Avrupa’da ODTÜ’lü olmak yurtdışındaki yaşamımı çok kolaylaştırdı. Almanya’dakiler biraz daha şanslı çünkü çok fazla mezunumuz var. Kent bazında buluşmalar görüşmeler oluyordu. Bizden önce gelenlerin başlattığı bir Yahoogroup var. Almanya genelinde ve eyaletler genelinde buluşmalar oluyordu. Tamamen yabancı olarak gittiğin bir ülkede bu tür bir topluluğun olduğunu bilmek çok rahatlatıcı bir duyguydu benim için. Bir kere daha çok mutlu oldum ODTÜ mezunu olduğum için. Pek çok konuda birbirimizle yardımlaştık. Hala da yardımlaşıyoruz. Stuttgart’ta yaşayan arkadaşlarla da görüşüyoruz. Böyle entelektüel seviyesi yüksek insanlarla, ne yaptığını bilen kişilerle, aynı dili konuşabildiğin kişilerle yurtdışında yaşamanın güçlüklerinin üstesinden gelmek kolaylaşıyor. | |||||
Gönenç Çelik: 4 senedir Hollanda’da edindiğim gözlemlere göre; Avrupa’da ODTÜ'lü olmak demek, öncelikle Avrupalıların kafasındaki eski jenerasyon, klasik Türkiyeli imajını altüst etmek demek. ODTÜ'lüler nitelikli, İngilizceyi iyi konuşabilen, alanlarında çok iyi eğitim almış, çoğunluğu işlerinde çok başarılı bir grup. Bu haliyle Avrupalıların kafalarındaki Türkiyeli imajı değişiyor diyebilirim. Tabii bu uzun bir süreç. ODTÜ’lü olmaya bireysel bazda baktığımda ise bir örnekle açıklayabilirim. Geçtiğimiz aylarda, 4. Avrupa Buluşması etkinliği için burada yaşayan arkadaşlarla birlikte bir organizasyon komitesi oluşturduk. Okul zamanından birbirimizi tanımasak bile aynı kültürü, ODTÜ ruhunu paylaştığımız için olsa gerek; ekip çok hızlı bir biçimde kaynaştı. Ortak paydada buluştuğun insanlarla bir araya gelmek; mutlu ediyor ve bireye destek sağlıyor. Bana “neden ODTÜ?” diye sorduklarında her şeyden önce mezunları arasındaki güçlü ağı, birlikteliği öncelikleyerek diğer avantajlarını sayıyorum. | |||||
Leyla Kendirci: Avrupa’da ODTÜ’lü olmak demek, birliktelik demek, birbirine destek olmak demek, “Hocam” kelimesini tekrar kullanmak demek. Avusturya’ya 2007 yılında, Viyana’ya 2013 sonunda taşındım. Öncesinde, dünyanın her yerinden arkadaşım olmasına rağmen, hiç Türk arkadaşım yoktu. Türklerle nasıl bir araya gelebilirim diye düşünürken 2014 sonunda Viyana’da bir ODTÜ etkinliği oluşturdum. Herhalde bir 5-10 kişi gelir diye beklerken ilk buluşmamıza 35 kişi geldi. Neredeyse kimse birbirini tanımıyordu. Fakat sonra biz bir aile olduk. Her ay buluşmaya başladık. Diğer okul mezunlarına da örnek olduk. Buluşmalarımıza ODTÜ’lü olmayıp ODTÜ’yü sevenler de katılmaya başladı. | |||||
Okumak için de iş için de gelenler var; değil mi? | |||||
Ekin Altan: Ben 2011’de master için geldim. ODTÜ mezunları eskiden ABD’ye gitmeye eğilimliydiler. Avrupa’da İngilizce programların çoğalması, öğrenim ücretinin çoğu ülkede olmaması, Avrupa’nın Türkiye’ye yakınlığı gibi nedenlerle Avrupa’da ODTÜ mezunu öğrenci sayısı son yıllarda çok arttı. Köklü Alman firmalarının ana merkezlerinin bulunduğu kentler lisansüstü mühendislik eğitimi için çekici hale geldi. Almanca hazırlık okuyarak Almanca programlarına katılanlar da var. Özellikle doktora programlarında fon bulma olanağı yüksek olduğu için doktora programları için gelenler de çoğaldı. | |||||
Gönenç Çelik: Hollanda’ya özellikle son 2 yılda yüzlerce ODTÜ'lünün iş için geldiğini biliyorum. Hatta bu durum burada basında bile haber oldu. Benim izlenimlerine göre Türkiye’den Avrupa’ya iş için gelmenin yollarının çok fazla sorgulandığı bir zamandayız. Bunun yüksek öğrenim için gelenler tarafına bakarsak; 4 sene önce Hollanda’ya ilk geldiğimde çok fazla ODTÜ’lü yüksek lisans ve doktora öğrencisi ile tanışmamış, görmemiştim. Bugün ise sayının ivmelenerek arttığını söyleyebilirim. Yakın çevremden bildiğim kadarıyla, Delft Üniversitesi çoğu programında İngilizce eğitim yapıyor ve özellikle mühendislik alanında çok fazla ODTÜ’lü çekti. | |||||
Leyla Kendirci: Avusturya’da lisans üstü öğrenci oranı %20’nin altındaydı. Fakat gelir gelmez bizim gruptan haberdar oluyorlardı. Hemen buluşmalarımıza katılıyorlardı. 20’li yaşlardakilerden 60’lı yaşlardakine kadar bir araya gelinebilen bir grubumuz oluştu. | |||||
ODTÜ'lülerin buluşmasını özendiren etmenler arasında neleri sayabilirsiniz? | |||||
Ekin Altan: Çevremde Türkiye’nin önde gelen üniversitelerinden çok kişi var. Onları da biliyorum, fakat onlardan ODTÜ’lüler gibi gruplar kuran, sistematik yerel buluşmalar düzenleyip Avrupa ölçeğinde bir araya gelmeye kalkan herhangi birini bilmiyorum. Aynı okulda farklı tarihlerde de olsa bulunmuş olmamız; ODTÜ'nün bir şekilde bize okurken verdiği kültürle birleşince bu topluluk duygusuna sahip oluyorsunuz. Ben öyle anlıyorum ki ODTÜ ruhu diye bir şey gerçekten var. | |||||
Gönenç Çelik: Bana okulun genlerinde var gibi geliyor. Geçtiğimiz Kasım ayında Amsterdam’da Hollanda mezunları buluşması düzenledik; epey büyük bir buluşma oldu. Yaklaşık 100 ODTÜ’lü katıldı. Buluşma başladıktan sonra birkaç saat içinde farklı bölüm ve dönemlerden olmamıza rağmen herkes öyle samimi hale geldi ki sanki hepimiz okul yıllarından birbirimizi tanıyor gibiydik. Aynı yuvadan gelmekten, aynı ruhu edinmiş olmaktan kaynaklanıyor sanırım. | |||||
Ekin Altan: ODTÜ’deki öğrenci topluluklarının çokluğu, kalitesi; belki bize girişimci bir ruh aşılıyor. Öğrenci topluluklarının çok uzun bir geçmişinin olması, şenliklerin öğrenciler tarafından yapılıyor olması; böylece okulun var olmasında öğrencilerin aktif katkısının olmasını hissetmek bizi bu noktalara taşıyor; biz de bunu mezun olduktan sonra da devam ettiriyoruz olabilir. | |||||
Leyla Kendirci: ODTÜ’lülerde bir ortak “dil” var. Birbirimizi gördüğümüzde hemen anlaşabiliyoruz. Çok uzun süredir birbirimizi tanıyormuşuz gibi bir his oluyor. Aynı dili konuşabildiğin insanlara olan özlem çok fazla olduğu için sonraki buluşmaları hemen sorguluyoruz. Arkadaşlıklar oluştukça da süreklilik artıyor. | |||||
Her yerde de böyle olmayabiliyor. Örneğin; Milano’da, Barselona’da hiç olmadı. Bazı yerlerde de; olunca iyi, ama ara sıra oluyor... | |||||
Gönenç Çelik: Birinin çıkıp fitili ateşlemesi, bir ilk buluşma ayarlayıp çağrıyı yapması gerekiyor. Bu olursa arkası gelir. Ayrıca duyuru araçlarının kullanılması da önemli. Tüm sosyal medya platformlarından duyursak bile rastlamayan ya da erişilemeyen kişiler oluyor. Bu konuda daha iyi çözümler için kafa yormalıyız. | |||||
Ekin Altan: Almanya’da ODTÜ buluşmaları eskiden beri oluyor. Fakat Avrupa; ODTÜ’lüler için daha yeni yeni çekici hale geldiği için diğer ülkelerde de yavaş yavaş bu buluşmalar artacaktır. Öte yandan bu işlerin örgütlenmesini üstlenen insanların da önemi tartışılmaz. | |||||
Leyla Kendirci: İnsanların bir araya gelmesini engelleyen faktörlerden biri de insanların seçimleri: Uluslararasılaşma, yabancı dili geliştirme ve Avrupa kültürünü tanımaya zaman ayırma gibi yaklaşımlar de bir araya gelmemizin önünde engel olabiliyor. Örgütleme yükünü taşımak isteyenlerin kısıtlılığı da başka bir sorun. Duyurunun yaygınlaşması için genel duyurular dışında bire bir iletişimler de önemli. Her tür karşılaşmada buluşmaları anımsatmak, dilden dile, kulaktan kulağa yayılmasını sağlamak gibi… Dilden dile reklam gerekli. | |||||
Avrupa’da başka neler yapılabilir; bununla ilgili bir hazırlığınız var mı? | |||||
Leyla Kendirci: İş bulma temelinde networking'i artırabiliriz. Staj olanaklarını paylaşabiliriz. | |||||
Gönenç Çelik: Önceliğimiz bulunduğumuz tüm şehirlerde bir araya gelmek ve ağımızı güçlendirmek daha sonra bu ağı Avrupa çapında güçlendirmek olmalı. Leyla’nın önerisiyle buluşmalara Amsterdam’dan başlayarak ufak çaplı bile olsa bir Hızlı Tanışma etkinliği de katmayı düşünüyoruz. Böylece etkinliklere katılacak olanlar daha iş yoğunluklu, birbirimize nasıl daha yararlı olabileceğimiz konusunda da adım atmış olabilecekler. | |||||
Ekin Altan: Resmi bir çatının sağlayabileceği olanaklardan yararlanabilmek için de dernekleşmenin iyi olabileceğini konuşuyoruz. Bu yolla tekil kişiler yerine tüzel kişilik olarak dernekle etkili olunabilecek alanlar var. Ülke ölçeğinde kurulacak dernekleri zamanla Avrupa ölçeğinde bir araya da getirebiliriz. | |||||
Avrupa’ya giden ODTÜ’lüler ne zaman dönerler, neyle dönerler? | |||||
Gönenç Çelik: “Ne zaman döneceksin?” Belki de en zor soru bu, Türkiye’den pek çok arkadaşım zaman zaman soruyor bu soruyu. Tam olarak bir cevap vermek, bunu bilmek çok kolay değil. Kişisel olarak, burada kalış süresi arttıkça dönmenin daha zor olacağını tahmin ediyorum. Daha önce dediğim gibi; bu jenerasyon Avrupa’ya ilk gelen jenerasyondan farklı; beyaz yakalı, iyi eğitimli ve kariyerli bireyler. Burada gözlem yapan birisi Avrupa’nın nitelikli işgücüne gittikçe daha fazla ihtiyaç duyduğunu kolayca görebilir. Bu nedenle Avrupa’nın da bizden kolaylıkla vazgeçebileceğini sanmıyorum. Ayrıca, evlilik ve burada doğacak çocuklar bu dönüşün en hassas ve en zor noktası haline gelecektir. Bana göre; işgücünün küreselleştiği bir dünyada nerede yaşadığınızın çok da önemi yok. Böyle olunca, “yurtdışında başka ülkelere hizmet edeceğine ülkene dön, ülkene hizmet et” söylemi gerçekliğini yitiriyor aslında. Avrupa’da yaşayan ODTÜ’lülerin oluşturacakları lobi ile Türkiye imajına önemli bir katkı sunacaklarını da düşünüyorum. Bu anlamıyla ülkemize farklı bir hizmet etmiş olacağımızı da söyleyebilirim. | |||||
Ekin Altan: Ne zaman dönerler sorusunun yanıtı biraz neden geldikleriyle ilgili. Burada ekonomik olarak, çalışma koşulları olarak, daha yüksek bir hayat standardına ulaşabileceğini, gelecek güvencesinin daha yüksek olduğunu görerek, düşünerek geliyor. Avrupa’ya gelen insanlar, yabancı da olsalar nitelikleriyle, yaptıkları işle var olabiliyorlar. Ailelerimiz orada, köklerimiz oradayken ve duygularımızla bu kadar bağlıyken Türkiye’ye; aslında kolay olmayan bir yolu seçiyoruz Avrupa’ya gelirken. Türkiye’de eksikliği duyulan şeylerin giderildiği bir ortam doğduğunda ya da bunun güçlü bir umudu bile oluştuğunda herkes değilse bile çok büyük bir kesimin dönmeyi düşüneceğine inanıyorum. | |||||
Leyla Kendirci: Ben de Ekin gibi düşünüyorum. Aslında uygun koşulları oluşturanlar arasında geri dönenler de oluyor zaten. Fakat büyük çoğunluk için Türkiye’deki koşulların ciddi ölçüde düzelmesi gerekiyor. Öte yandan Avusturya’da ve Avrupa’da yoğunlaşan sağcı partilerin yükselişi de itici bir unsur olarak değerlendirilebilir. | |||||
ODTÜ Mezunları Avrupa Buluşmaları - Amsterdam Buluşmasına Çağrı | |||||
|