Sunuş

Mentorluk programımıza uluslararası akreditasyon

Hüray Böke (MAN’82)

Anma

Ömer Saatçioğlu’na

Ahmet Asena (IE'78)

Anma

İnsan Mühendisi Bir Hoca Rona Aybay'ın Ardından

Selami Gedik (MAN'75/76)

Ekonomi

Kur Korumalı Mevduat - Rakamsal Bir Analiz

Uğur Ayken (MM'76)

İçimizden Biri

ECS Başkanı Prof. Dr. Turgut M. Gür (CHE'66) ile Söyleşi

Ömer Kaymakçalan (CHE'67)

Bir ODTÜ'lü

Nazmi Civil (ME'92): "En önemli sorumluluğum genç liderler yetiştirmek"

Mentorluk

Altın Madalyaya Giden Yolun Öyküsü

Hüray Böke (MAN’82)

Kampüsten

TÜÖBİK - ODTÜ Öğrencilerine Dair Araştırma Sunumu

Yaren Küçükkör (ECON 2. Sınıf)

Burstan Haberler

MAN'80 Mezunları Burs Fonları

Söyleşi

Ebru Ataca ile Okul Destek Derneği üzerine

Anı

ODTÜ Uluslararası Bahar Şenlikleri

Hasan Reyhanoğlu (EE'99)

Çevre

Validebağ'da ranta karşı nöbetin yıldönümü

Arif Belgin

Edebiyat

Marielle

Zeynep Sert (ECON'83)

Künye

İstanbul ODTÜ Mezunları Derneği Yayın Organı

Temmuz 2022 sayısı

Kampüsten

TÜÖBİK - ODTÜ Öğrencilerine Dair Araştırma Sunumu

Yaren Küçükkör (ECON 2. Sınıf)

ODTÜ Öğrencilerinin Gelir Durumlarına Göre Gelecek Kaygısının Değişmesi ve Topluluklara Katılımının Etkisi

 

Bu sene ODTÜ Ekonomi Topluluğu olarak 20.sini düzenlediğimiz Türkiye Üniversite Öğrencileri Bağımsız İktisat Kongresi (TÜÖBİK) “Varsayalım ki öğrenciler bir iktisat kongresi yapsın” anlayışıyla ortaya çıkmıştır. Türkiye’nin birçok farklı üniversitesinden başta iktisat öğrencileri olmak üzere sosyal bilim öğrencilerinin yaptıkları araştırmaları kongrede sunduğu bir etkinliktir. Birçoğumuz üniversitelerimizde akademik bir araştırma yapmayı çok da öğrenmediğimiz için TÜÖBİK bize bu fırsatı sunuyor. Farklı sunumlar dinlediğimiz ve makalelerini okuduğumuz arkadaşlarımızla bu konular üzerine tartışıp fikir alışverişi yapabildiğimiz bu etkinlik, bir yandan bizi akademik anlamda geliştirirken diğer yandan da farklı üniversitelerden arkadaşlarımızla bir araya gelebildiğimiz güzel bir ortam sunuyor.


Ben de bu sene ilk defa TÜÖBİK’te bir araştırma yapıp sundum. Araştırmamın konusu “ODTÜ Öğrencilerinin Gelir Durumlarına Göre Gelecek Kaygısının Değişmesi ve Topluluklara Katılımının Etkisi” idi. Herkesin zor dönemlerden geçtiği bu zamanlarda öğrenciler ve gençler de ekonomik ve politik zeminden oldukça etkileniyor. Bunun öznelerinden biri olduğum için de bu durumun okulumuzdaki öğrencileri nasıl etkilediğini merak ettim ve böyle bir soruyla araştırmama başladım. Bu araştırmada aslında kritik olan nokta, topluluklara katılımın nasıl etkilendiği idi. Çünkü okulumuzda topluluk kültürünün oldukça önemli bir yeri var. Ancak son yıllarda öğrencilerin ya topluluklara devam etmediğini ya da devam etse bile daha çok kariyer topluluklarına devam ettiklerini gözlemliyordum. Bunun nedenini de merak ettiğim için acaba ekonomik durum, gelecek kaygısı ve topluluklara katılımlarının arasında bir korelasyon olup olmadığını inceledim.


Bu araştırmayı yapmak için öncelikle bir anket hazırladım ve 90 ODTÜ öğrencisine ulaştırabildim. Araştırmaya başlama amacım olan sorunun cevabını bu örneklem üzerinden yorumladım.


İlk olarak katılan öğrencilerin birçoğu 1. ve 2. sınıflardan oluşuyordu. Aslında bu kesim de okul hayatlarının çoğunu online eğitim alarak geçiren öğrencilerdi. Gelir durumlarını burs, kredi, aileden alınan para, ekstra bir işte çalışma gibi durumları da hesaba katarak ölçmeye çalıştım. Zor olan okul hayatımızda şu anki ekonomik koşullardan dolayı geçinebilmek için çalışmakta olan arkadaşlarımız da var ve bu ankete göre de %16’lık bir yer edindiler. Konuşulan tüm öğrencilerin % 41’i burs, % 22’si kredi alırken burs-kredi almayan öğrencilerin oranı ise %37 olmuştur. Bütün bu bileşenler gelir durumuna eklendiğinde ise öğrencilerin gelir durumlarını görmüş oluyoruz. Buna göre de alt sınıf olarak tanımladığım 0-1000 TL aylık gelire sahip olan öğrenciler araştırmaya katılan öğrencilerin % 17’sini oluşturmuştur. Enflasyonun hızla yükseldiği ve alım gücümüzün de gün geçtikçe düştüğü bir ortamda bu gelirle yaşayabiliyor olmak oldukça zor. Üst sınıf olarak tanımladığım 4000.- TL ve üstü aylık geliri olan öğrenciler ise öğrencilerin % 10’unu oluşturmuştur ki üst sınıf gelir grubu olarak tanımladığım öğrencilerin bu gelirinin bileşenlerine baktığımızda ise yarısından fazlasının ya çalışıyor ya da başka yerlerden de burs aldığını görüyoruz.


Araştırılan diğer konu ise gelecek kaygısıydı. "İleride işsiz mi kalacağız" veya "işe girsek bile böyle zorlu bir eğitim sürecinden sonra bize teklif edilen düşük ücretlerle mi çalışacağız" gibi sorular son zamanlarda gençlerden oldukça sık duyduğumuz konulardı. Bunun çözümünü ise gençler yurtdışına gitmekte buluyor ve son zamanlarda yurtdışına olan talep gün geçtikçe de artıyor. Tabii, bu kaygıyı ölçmenin sadece bir soruyla ibaret olmadığını biliyor olsam da bir iktisat öğrencisi olarak bu araştırma için hem bir puanlandırma hem de gelecekteki hayatlarına dair sorular sordum. Öğrencilerin gelecek kaygısı durumlarını 1 (en az) ile 5 (en çok) arasında puanlandırmasını istediğimde yanıtların yarıdan fazlası 4 ve 5’te yoğunlaştı. Meslek hayatlarına nerede devam etmek istediklerini sorduğumda ise 90 kişiden 69’u yurt dışında çalışmak istediğini belirtti. Gelecek kaygılarının meslek seçimlerinde yer seçimi konusundaki kararlarını etkileyip etkilemediğini sorduğumda ise 74’ü etkilediğini; 74 kişiden sadece 5 tanesi ise gelecek kaygısının yurt dışında meslek hayatlarına devam etme kararını etkilemediğini söylemiştir. Yani bu durumda çoğu öğrencinin gelecek kaygısı ileride mesleklerini nerede devam ettirmek istediklerini etkilemiş olduğu gözüküyor.


Bu iki durumun arasındaki bağlantıya baktığımda ise gerçekten de aralarında bir ilişki olduğunu gördüm. Aşağıdaki grafikte de görüldüğü üzere alt sınıf gelire sahip olan öğrencilerin gelecek kaygısı puanlarının ortalaması en yüksek çıkarken üst sınıf gelire sahip olan öğrencilerin puanla diğerlerine kıyasla daha az çıkmıştır. Bu tablonun bana göre yorumu ise bir öğrencinin gelir durumu ne kadar düşükse geleceğini daha çok düşünmek zorunda çünkü gelecekte iyi bir yaşam sürdürebilmesi için kendinden başka çaresi yok. Bu yüzden de gelecek kaygısına en çok sahip olan grubun onlar olduğu gayet anlaşılabilir bir durum.

 

 

Araştırmanın diğer kısmı ise topluluk kısmıydı. Yıllardan beri ODTÜ’de topluluklar çok önemli bir yere sahipti ve hala daha öyle. Hepimizi birleştiren, ortak hareket etmemizi sağlayan, kendimizi geliştirebileceğimiz ve sosyalleşebileceğimiz alanlar oluşturan topluluklar son yıllarda -özellikle pandeminin etkisiyle- evrimleşmeye başlamıştır. Öğrencilerin birçoğu topluluklara devam etmiyorken geri kalan kısmı ise kariyer topluluklarına devam ediyor. Bu evrimleşmenin gelir durumu ve gelecek kaygısıyla olan bağlantısını incelemek için de toplulukları hobi, akademik, spor, kariyer ve yardımlaşma toplulukları olarak 5’e ayırdım. Araştırmaya katılan öğrencilerin %57'si topluluğa devam ederken geriye kalanlar ise hiçbir topluluğa katılmadığını belirtmiştir. Bazı öğrenciler ise birden fazla topluluğa devam etmektedir. Öğrencilerin cevaplarındaki toplulukları sınıflandıracak olursak; Gastronomi, Arkeoloji, Genç Yazarlar, Sinema, İzcilik, Kitap, Seslendirme, Japon Kültürü, ODTÜHAT, Caz, BKFT, AFT, YKT, Company Musicals, Radyo, Jonglör, THBT, hobi toplulukları olarak sınıflandırılabilir. Akademik topluluklar ise Ekonomi, Biyogen, Felsefe, DPUIT, TCÇT denilebilir. Kariyer toplulukları olarak IEEE, METUBIZ, Genç Girişimciler, Verimlilik, MECH, MCC, Robot, Ar-Ge, IFT, IAESTE, EESTEC, BEST sayılabilir. Yardımlaşma toplulukları ise OCIT, Hayvan Dostları, Engelsiz ODTÜ’dür. Son olarak da spor topluluklarından ankete katılan tek spor topluluğu ODTÜ Fenerbahçeliler olmuştur.

 

 

Anketin sonuçlarına göre yukarıdaki gibi bir tablo ortaya çıkmıştır. Bu tabloyu yorumladığımızda ise her gelir grubundan öğrencinin en az 1 kişi bile olsa da kariyer topluluğa devam ettiğini gözlemleyebiliyoruz. Toplama baktığımızda hobi topluluklarına devam eden öğrenciler kariyer topluluklarından fazla olsa da toplamda kariyer topluluklarının hobi topluluklarından daha az sayıda ve yüzdeye vurduğumuzda da en çok katılım kariyer topluluklarına oluyor.

 

 

Son olarak da üstteki grafiğe baktığımızda ise üst gelire sahip öğrenciler dışında gelir durumu-gelecek kaygısına benzer bir ilişkiyle karşılaşıyoruz. Yani bir öğrencinin gelir durumu yükseldikçe topluluklara katılım oranı azalıyor diyebiliriz. Üstteki tabloyu ve grafiği harmanlayıp yorumlamam gerekirse de gelir durumu alt sınıf olanların en çok topluluğa katılan ve özellikle de kariyer topluluğuna katılan insanlardan oluştuğunu görüyoruz. Bana göre de o öğrenciler akademik hayatın yanında birçok şey yapmalarının istendiği bir dünyada yaşandığının farkında ve gelecekte de onların ellerinden tutacak tek kişi yine kendileri. Bu yüzden de kendilerini ne kadar geliştirebilirlerse onlar için o kadar yararı olacağını düşünüyorlar.


Bu araştırmayı yapmamın amacı ODTÜ öğrencilerinin güncel durumlardan nasıl etkilendiğine bakmak ve okulun eski zamanlarına göre değişim gösterdiği dönemlerde bu durumların etkileyip etkilemediğini incelemekti. Biz öğrenciler olarak bu yaşadığımız zor zamanlardan oldukça etkileniyoruz ve bu yüzden de hayatlarımızı buna göre şekillendirmeye çalışıyoruz. Umarım ki gelecekte hepimiz daha rahat, belirsizlikten arınmış ve yapacaklarımızı düzenin getirdiği zorunluluklardan değil de kendi isteklerimize göre şekillendirebiliriz.